Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti’nin 5. Olağan Kurultayı’nda genel başkan seçildikten sonraki partisinin ilk grup toplantısına katıldı.
Dervişoğlu, partisinden ayrılan isimlere çağrıda bulunarak “Gelin küskünlükleri sonlandıralım.” dedi.
“Mücadeleye daha güçlü bir şekilde devam edelim.” diyen Dervişoğlu, “Millet bizi çağırıyor. Sadece kapılarımız değil kollarımız da gönüllerimiz de milletimize ardına kadar açıktır.” diye konuştu.
Dervişoğlu’nun açıklamaları şöyle:
Partimizle yollarını ayırmış ama bizlerle olan gönül ve ülkü bağlarını asla kaybetmemiş arkadaşlarıma sesleniyorum.
İYİ Parti hür olduğu gibi bugün de sizindir. Gelin küskünlükleri sonlandıralım. Gelin haklıya hakkını hep birlikte teslim edelim. Mücadelemize daha güçlü bir şekilde devam edelim. Millet bizi çağırıyor. Sadece kapılarımız değil kollarımız da gönüllerimiz de milletimize ardına kadar açıktır.
“HİÇBİR HESABIN VE PAZARLIĞIN İÇİNDE OLMAYACAK”
İYİ Parti hangi amaçla kurulduysa bugün de o noktadadır.
İYİ Parti’nin kuruluş hikayesi baskılara ve imkansızlıklara boyun eğmeyen cesur insanların memleket adına yürüttüğü haklı ve gerçek itirazın bir büyük hikayesidir. Bu yüzden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı verilen fanilerin ihtiraslarını millete dayatma rejimidir.
İYİ Parti, yerleşik hale getirecek bunu ılımlı hale gösterecek hiçbir hesabın ve pazarlığın içinde olmayacak. Bu hesabı güdenlere de bünyesinde yer açmayacaktır.
“ERDOĞAN’A VARLIĞINI ARMAĞAN ETMİŞLERİN GÜNDEMİ”
Açıkça ifade ediyorum herhangi ve hangi şartta devletin partileştiği, partinin devletleştiği, yargının siyasallaştığı, nüfusun yabancılaştığı bu siyasi düzene karşı demokrasi ve hukuk mücadelemiz sonuna kadar sürecektir.
İktidar tarafından ülke gündemine dayatılan yeni anayasa tartışmaları, Türkiye’nin değil sayın Erdoğan’ın ve varlıklarının sayın Erdoğan’ın varlığına armağan etmiş olan çevresinin gündemidir.
Yeni anayasa arayışları, Türk milletinin yakıcı sorunlarına ve ihtiyaçlarına yönelik değildir. Sayın Erdoğan’ın siyasi ikbalin ve yeniden adaylık talebine aslında ölene kadar Cumhurbaşkanı olmasına dair gaflet dolu bir ikmal ve takviye çabasıdır.